The Nokdu Flower

Yurt dışında öğrenim gören Baek Yi-hyun memleketine döner. Halkın hükûmete karşı öfkesi büyürken Jeon Bong-jun bir isyan planlar.

Baek Yi-kang yaralanan babasını güvenli bir yere götürür . Burada Song Ja-in onlara gönülsüzce yardım eder. Bong-jun ve takipçileri bir barajı yıkar.

Yaşadığı kaybı kabullenmekte zorlanan Yi-kang ailede yeni bir rol üstlenir. Donghak hareketinin güçlü bir destekçisi hapse atılır.

Kendisi ve annesi için yeni bir başlangıç yapmak isteyen Yi-kang, Baek Man-deuk'a Gobu'dan ayrılmak istediğini söyler. Planları çok geçmeden sabote edilir.

Yi-hyun'un aniden askere alınması Baek ailesini şaşkına çevirir. Bu arada Yi-kang, Donghak kampına giderek Bong-jun'dan bir istekte bulunur.

Bong-jun'un ordusundaki diğerlerinin güvenini kazanmak isteyen Yi-kang'ın önünde uzun bir yol vardır. Yi-hyun savaşa gönderilmesinden kimin sorumlu olduğunu öğrenir.

Donghak askerleri tarafından ele geçirilen Ja-in nihayet Yi-kang ile yeniden bir araya gelir. Geri dönen Yi-hyun, Hwang Myung-shim ile evlenmeye kesinkes kararlıdır.

Yi-kang, ailesine dönmeyi reddeder. Yi-hyun babasının yerine geçer. Kral, bir savaşın ardından Bong-jun ve ordusuna bir mesaj gönderir.

Donghak kuvvetleri Jeonju'yu ele geçirirken Hwang Seok-ju, halk ordusuna önderlik etmeyi kabul eder. Yi-hyun sırtında bir tüfekle ona eşlik eder.

Düşman nişancısının izini sürdükleri sırada Yi-kang'ın arkadaşı yaralanır. Qing ordusu hiç istenmeyen bir sürprizle beraber çıkagelir.

Ja-in, sevdiklerinin hayatını kurtarmak için Bong-jun'un barış antlaşmasını Kim-Hak-jin'e ulaştırır. Ona eşlik eden Yi-kang, Yi-hyun'u arar.

Bong-jun ve Hak-jin barış antlaşmasını imzalamak için bir masa etrafında toplanırken Yi-hyun'a gizli bir görev verilir. Donghak müritleri galibiyetlerini kutlar.

Bong-jun, Yi-kang'ı Hanyang'a gönderir. Beklenmedik ziyaretçilerin tuhaf bir teklifle Bong-jun'a gelmesi Yi-hyun'u şüphelendirir.

Japonya, Kore'nin siyasetine karışmaya çalışırken kral, Bong-jun'un ülke çapında reformlar yapma çağrısını dinlemeye zorlanır. Ja-in, Takeda Yosuke ile bir araya gelir.

Myung-shim'in zorla evlendirilmesine öfkelenen Yi-hyun kendine hâkim olamaz. Japon ordusu sarayı işgal edince Ja-in, kraliçe tarafından casusluk yapmakla görevlendirilir.

Yi-kang, Japonların esir ettiği bir Donghak müridini kurtarmaktan vazgeçmez. Yosuke, Yi-hyun'un kendisiyle iş birliği yapmasını ister.

Yi-kang, herkese korku salan keskin nişancı kardeşinin kimliğini gizlemekle yargılanır. Bu arada Yi-hyun, Tenyukyo'nun lideri olarak yeni bir başlangıç yapar.

Bong-jun, kralın emriyle Japonlarla savaşacak bir ordu kurmaya başlar. Sarayın önüne konan bir ceset ortalığı karıştırır.

Yi-kang ve Yi-hyun, Jeonju'da yeniden buluşur. Yi-hyun, Bong-jun'un ne sakladığını araştırır ve Yi-kang yeniden ordu lideri görevine getirilir.

Kral kendisinin değil Japonya'nın isteklerini yansıtan bir açıklama yapmaya zorlanır. Samnye'ye gitmeyi planlayan Ja-in kendini tehlikeye atar.

Donghak ordusu ve müttefikleri, kendilerinden çok daha güçlü olan Japonlara karşı savaşır. Bong-jun savaşmaya devam etmek ve dağılmak arasında seçim yapmakta zorlanır.

Japon Sefareti tüm Donghak müritlerinin öldürülmesini emreder. Yi-hyun, Gobu'daki ailesine dönerken Yi-kang kendisi gibi hayatta kalanları arar.

Yi-kang ve beraberindeki askerler savaşmaya devam etmek niyetindedir. Bong-jun, duruşmasından önce Yi-hyun ile görüşür. Bir hain hak ettiği cezayı alır.

Yi-hyun'un Gobu'nun yeni savcısı olarak görevlendirilmesinin hemen ardından Yi-kang'ın şehirde olduğu ortaya çıkar. Kardeşler birbirlerine veda eder.